İlk defa bloga yazıyorum, inanılır gibi değil ya kaç ay sonra! Amacım ne aslında gerçekten bilmiyorum sadece mesaj yollamak yerine herkesin görebileceği (ama muhtemelen görmeyeceği, çünkü hiç popi bi blog değiliz yea) bi yere yazmak istedim.ps: zaten smsim yok, feysim de kapalı en iyi ihtimal mektup yazacaktım.
Sevgili KupaKızı,
Sana içimden geçenleri dilim döndüğü kadar anlatmaya çalışacağım burada, belki de bu yazıyı okuduktan sonra kaldırman en doğrusu bilemiyorum...
Bana kırgınsın, farkındayım ve belli etmemeye çalışsam de bu beni öldürüyor. Sen en yakınımsın, insan en yakınına uzak kalınca kalbi sökülüyormuş gibi bir acı hissediyor. Seninle gelip konuşmamamın sebebi haksız olduğumu bilmem. Biliyorum evet malın önde gideniyim ben. Bazen ne yapacağımı şaşırıp işte seni böyle kırıyorum.Bir an boş bulunuyorum böyle beynim ambale oluyor galiba tuhaf işler yapıyorum.Malum kişi yanımda sen varken gelince kovmam lazımdı değil mi ama ben bu üstün zekamla öküz gibi baktım öyle. Gerçekten ayzaymır falanım ben. Sana bana bize gruba neler yaptı ve ben kin tutamıyorum, çok da umrumda değil unuttum ama keşke uzak olsa bana aaaaah keşke mezun olsak da herkesten kurtulup yeni bi hayata başlasak.
Uzun zamandır özel bir şeyler yapamıyoruz seninle aşkım, seni o kadar özledim ki!yani şimdi ee, böyle dediğime bakıp lezbo falan deme ay kisd e görl ay layk it falan.
Ne kadar lezbiyen gibi hissetmeme neden olsa da senin bana yazdığın ve benim sana yazdığım yazıları okuyup iki buçuk saat ağladım bugün. Sen belki artık bana eskisi kadar değer vermiyorsun, bilemiyorum ama ben ne olursa olsun SENİ HER ŞEYDEN ÇOK SEVİYORUM.
Tempomuz baya yoğum malum sınavlar hede höde, bu yüzden konuşamıyoruz , zaten evde telefon yasağı yedim of.Ama seninle uzun uzun mesajlaşmayı,en az ikibuçuk saat telefonda konuşup gereksiz şeylerden bahsederek gülmeyi, sevdiğimiz çocukların iyi ve kötü özelliklerini sıralayıp unutmaya çalıştıklarımızı 8 çocuklu hakkarili bir ailede hayal etmeyi, pizza yerken arğghgırjsw diye söylediğin cümleleri eksiksiz anlamayı, gecenin 4ünde bacaklarımızı ojeleyip makyaj temizleme sütüyle silmeyi,tüm paramızı harcayıp çantadan çıkamadığımız kuruşlarla göz kalemi almayı, kısaca birlikte yaptığımız her şeyi ama her şeyi çok özledim.
Grup olmanın iyi özellikleri var tabi çok eğlenceli falan ama sadece seninle vakit geçirmeye ihtiyacım var yoksa kafayı yicem.
Seninleyken, o andan başka hiçbir şeyi düşünmemeyi seviyorum,ne kadar salakça olduğunu düşünmeden sana espriler yapmayı ve yaptığım tüm mallıklara gülmeni seviyorum, kısaca , seni kimseyi sevemeyeceğim kadar çok seviyorum.
Sen beni anlayan, anlattığım her şeyi dinleyen, benimle aynı şekilde düşünebilen tek insansın.Çoğu zaman inanamıyorum hayal gibi geliyor, bana bu kadar benzeyen- ne benzemesi be resmen ruh ikizim olan- birini nasıl bulabildim diye.Hep dediğimiz gibi, puzzle'ın kayıp parçasıydın sen, ama ben seni çabucak buldum kardeşim bana ne kadar küssen de seni asla bırakmam, bırakamam.Uzun zamandır meşhur uzaylı sohbetlerimizden yapmadığımız için psikolojim darma duman, ne olur bırakma beni lan, ciddiyim düşününce bile ağlayasım geliyo.Beni güldürmeni, bana güven vermeni ve bana sıkıca sarılmanı çok özledim.
Asıl konuya geliyim uzatmadan ;
Nice birlikte,mutlu,başarılı,sağlıklı,aşklı senelere ikizim, kardeşim, bitanem. Doğum günün kutlu olsun, iyi ki doğurmuş seni annen(gerçi ben tesadüf olduğuna inanmıyorum).İyi ki, iyi ki varsın sen, nolur hep yanımda ol, sakın beni bırakma. Biliyorum, bikaç sene sonra yine bana getiriceksin eskiden yazdığım bir mektubu ben yine aa ne lezbolaşmışım lan dicem, ama ne olursa olsun değişmeyecek tek şey sana olan sevgim olacak.80 yaşında da sana böyle lezbo mektuplar yazmam dileğiyle, mutlu yıllar aşkımaa.
SEN BENİM HERŞEYİMSİN.
ps: bugün yeterince ağladım yazıları okurken, bu yazıyı yazarken... saçmaladıysam affola <3
-NAYLON PRENSES
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder