Bu Blogda Ara

7 Ağustos 2011 Pazar

Babamın kendini muhteşem sanması, kavgalarımız ve altı kilo almam

  Uzun zaman oldu bloga uzun bi post yazmayalı. Ben Kupa Kızı bu arada. Gerçi tahminimce anlıyorsunuz siz yazım tarzımızdan. Şimdiii. Öncelikle internette hangi testi yaptıysam hepsi bunalımdasın dedi bana. Ben de ***** dedim onlara. Ama galiba gerçekten iyi değilim yani. Naylon Prenses'e anlattığım kadar olmasa da size de burda anlatacağım biraz.
  Sorun babam.(Daha doğrusu en büyük sorun babam. 6 kilo aldım bu ikinci büyük sorun. ve daha 15e kadar gidebilir.) Her neyse. Bihter karakterini biliyorsunuzdur. Biz bu karakterle kavga etmiştik onu da biliyorsunuzdur.  Aman işte bu olay babamlara kadar gitti ve annemle babam benim küfür etmeme çok takıldılar. Bihter'in annesi bizim yazıları bastırmış, bunları okul müdürüne vermekle tehdit etti." Okuldan atılacağım, annem bana neler dedi, babam yüzüme kapadı, anneannem bile ettiğim küfürleri öğrencek" düşünceleriyle 3 buçuk saat hıçkırarak ağladım. yarım saat anneannemden eve giderken ağladım ( Bu olaylar olduğunda anneannemdeydim. İyi ki de ordaydım Tanrı korudu yemin ederim) eve gidince de en az 40 dk ağladım. Ama yolda ve evde hıçkırmadan ağladım çünkü her hıçkırdığımda babam sesini çıkarma bütün bokları yiyosun sonra da ağlayıp sinirimi bozma diye bağırdı. Bana okulumu değiştireceğimi söyledi. İyi Anadolu liseleri için çok yüksek şansınız varken biri sizi disipline vermek istiyor hem de elinde belgelerle. Annenizle babanız size resmen artık benim kızım değilsin diyor. Aslında belki bu kadar abartmazlardı  ama ben  bu olaydan önce Bihter'e karşı hiçbir koz vermediğimden annemler beni sonuna kadar savunuyorlardı. Telefonda bi anda böyle bişey yaptığımı duyunca çok şoke oldu . Beni en çok üzen de buydu aslında. Her neyse ben o gün 7 buçukta ağlayarak sızdım, gözyaşı akarak uyudum bildiğimiz. Ertesi 2 gün okula gitmedim, iki gün de ağladım. Sonraki aylarda da "toplam 8 tweetim var, bunu nasıl yaptım nasıl bir salaklık bu" diyerek kendimi suçladım, Np bilir.
Peki bütün bu olanların babamla ne ilgisi var?

  Benim babam Yıldız Teknik mezunu, çalıştığı şirketlere 3 ayda yüzbinler kazandırabilmiş bir mühendis. Cidden abartarak söylemiyorum, küçüklüğümde patronlarının babam hakkında dediklerini duyardım, babamın annemle konuşmalarını duyardım şimdi de anlatırlar zaten. Ama gelgelelim babamın kendine hayrı yok. En az 25 şirketten saçma sapan ayrılmışlıkları var. Sebep olarak da; patronla anlaşamadığı, taşınmamızı istedikleri ve o taşınamayacağı, yanına verdikleri adamla kavga etmesini sundu bizlere. Bir de, fabrikayı bir ayda ciddi miktarda kara geçirecek bir makine çizmişliği, sonra bu makineyi güvenerek arkadaşına anlatmışlığı, arkadaşının ise ihanet ederek bunu kendi şirketine anlatarak babamın kovulmuşluğu var. Her neyse amma uzattım, yani bunca şeyde görüyoruz ki benim babam istikrarlı biri değil, bazı konularda düşünme özürlü olduğunu düşünüyorum, zekasını çok övse de onu bir yere getirememiş biri. Bütün bunlara rağmen babam "neden benim başarısızlıklarıma takılıyor?" Başarısız dediysem yanlış anlamayın, sbs denen iğrenç sınavlarda 500 üstünden sırayla 465,492 ve 474 alarak iyi bir lise kazanmışlığım var. Yine de son sene babam benden 500 beklerken 474 almam onun için başarısızlık. Her yemekte, ya da bir yerde birlikte oturduğumuzda "Bihterle uğraşmak yerine ders çalışsaydın" gibi laflar sokuyor. Ki geçen gün daha bir çok olayın etkisiyle ağlama krizine girdim, saklamaya uğraşsam da annemler farkettiler. O kadar ağladımki, babam beni psikoloğa götürmeyi teklif etti. Ertesi gün yine "Bakırköy'de gezeceğine ders çalışsan daha iyi bir okula girerdin" gibisinden şeyler söyledi, şimdi bahsetmeyeceğim daha pek çok meseleyi açtı. Ya ben bi gün önce gözünün önünde 2 saat ağladım. Ondan önceki günlerde de ağlıyordum zaten, bi nevi bunalımdaydım. Sen bunları görerek nasıl hala böyle yapabilirsin? hem de senin hayatın bu kadar başarısızlıkla doluyken? Eve sinirli gelip annemle "niye hemen aç mısın diyorsun, önce meraba de" diyerek kavga etti geçen gün. Bu sebepten yani, bildiğimiz büyük kavga. En sonunda babamı kıracak bir söz söyledim ama tutamadım kendimi. Ki kırıldı zaten. Gerçekleri yüzüne vurmayan tek kişi benim çünkü, kızı. Artık babamdan soğuduğumu hissediyorum ki, babam benim ilahımdı, olmak istediğim ,ne kadar ukalalıklarına kızsam da hep affettiğim babam. Şimdi ondan ve annemden soğumak çok garip geliyor. Bu sefer yumuşayamıyorum, boşver diyemiyorum. Ve açıkçası ne yapacağımı da bilmiyorum.

2 yorum:

DOREMİ dedi ki...

Bloğunuza yeni gidim..anladığım kadarıyla lise bir döemindesin.Bu yaşlar gelgitleri yaşadığımız yaşlar..büyüklerimizle büyümenin verdiği sıkıntılı yaşlar.Ama bu böyle gidecek sanma sakın,yaşamı sorguladığın ve zeki olduğun kesin.Zaten anne ve baba deyince onlarda mükemmel değiller..onlarda insan sonuçta..açmazları,çıkmazları yaşıyor olabilirler.
en güzeli ne biliyor musun? Sen bir an önce hedefine kitlen ne yapmak istiyorum,nereye gidiyorum ve şu an neyapmalıyım sorularını sor kendine ve kendi geleceğine odaklan bence..en güzeli bu inan başarırsın.Çünki hem akıllı hem sogulayansın.Yaşamı sorgulayan kişinin doğruyu bulması çok zor olasa gerek..sevgiyle yeni blogdaşım..

Aptal Dörtlü dedi ki...

İnanın daha bir çok problem var, buraya yazarken en basitini yazdım. Umarım böyle sürmez, çünkü beni gerçekten çok yıpratıyor bu durum. Şimdi de dediğiniz gibi sadece geleceğime odaklanmayı planlıyorum, şu okullar bir başlasın. Zeki miyim onu da bilemem ama bir çok şeyi sorgulama gereği duyuyorum cidden. Çok teşekkür ederim yorumunuza, çok mutlu oldum :)